İbn-i Sina ( 980 - 1037 )

İbn-i Sina ( 980 - 1037 )

Çalışmalarıyla dünya tıp tarihine adını altın harflerle yazdıran unutulmaz bilim insanı ve tabip İbni Sina ya batılılar tarafından bilinen isiyle Avicenna, küresel tıbbın gelişimine ışık tutan ve önemli katkıları olan biri isimdir. 11. yüzyılda yaşamış İslam dünyasının yetiştirdiği ünlü hekim ve filozof İbn-i Sina...

Tıp adamı, astronom, yazar ve filozof İbn-i Sina, Buhara yakınlarındaki Efşene köyünde 980 yılında dünyaya gelmiş ve Hamedan şehrinde 1037 tarihinde vefat etmiştir. Tıp ve felsefe alanına ağırlık verdiği değişik alanlarda 200 kitap yazmıştır.

  İbn-i Sina, Kuşyar isimli bir hekimin yanında tıp eğitimi aldı. Değişik konular üzerine 240'ı günümüze gelen 450 kadar makale yazdı. Kayda geçen yazıların 150 tanesi felsefe 40 tanesi de tıp üzerinedir. Eserlerinin en ünlüleri felsefe ve fen konularını içeren çok geniş bir çalışma olan Kitabü'ş-Şifa (İyileşme Kitabı) ile El-Kanun fi't-Tıb'dır (Tıbbın Kanunu). Bu iki eser Orta Çağ üniversitelerinde okutulmuştur. Hatta bu eser Montpellier ve Louvain'de 1650 yılına kadar ders kitabı olmuştur.

İbn-i sina ve Matematik

  Batıda Avicenna adıyla bilinen büyük fizikçi, filozof, matematikçi ve hekim, 

Matematikte sayılar kuramını Diophantus yöntemleri üzerine kurarak, bu teoremlere önemli ekler yaptı. Bir tam sayının 9'la bölümünden kalan artıkları bilindiğinde, bu sayının karesinin ve kübünün 9'la bölümünden kalan artıkları bulmak üzerine geliştirdiği yöntem meşhurdur. Esas ününü, felsefe ve tıp alanında yapmıştır.

Doğumu ve Ölümü

  İbn-i Sina 980 yılında günümüz Özbekistan'ında yer alan Buhara yakınlarındaki Efşene kentinde doğdu.

Babası Abdullah, Samani İmparatorluğu'nun önemli şehri Belh'ten gelen saygın bir bilim adamıydı ve Şii İsmailî mezhebindendi. Babası, İsmailî dâîlerle sürekli iletişim halindeydi ve bu sebepten ötürü evi geometri, felsefe ve Hint matematiği gibi mevzuların konuşulduğu bir yere dönüşmüştü. Bu ortamda yetişmeye başlayan İbn-i Sînâ, ilk önce 10 yaşında Kur'an'ı ezberledii ve ardından edebiyat,dil ve akaid eğitimi aldı.

  

 Bir Hamedan seferi sırasında şiddetli bir kolit atağına yakalandı. Güçlükle ayakta duruyordu. Hamedan'a vardığında önerilen tedavileri uygulamadı ve kendisini kadere teslim etti. Ölüm yatağında mallarını yoksullara bağışladı, kölelerini azat etti ve son gününe dek üç günde bir Kuran okudu. Haziran 1037'de 56-57 yaşında öldü. Kabri Hamedan'dadır.